Welcome!

Murat Yaşar Baskın (born 1998, Turkey) is a music enthusiast.
This is his dedicated website.
Here you can find references to his works,
Read his blog,
Or get in touch with him.
Use the tabs above or the sidebar to see different content.

Orta Doğu Teknik Üniversitesi 2024-2025 Yıl Sonu Spor Ödül Töreni Konuşmam (30/05/2025)

 


ODTÜ'de her yıl sonu Spor Müdürlüğü'nün düzenlediği ödül töreninde bir mezun sporcuya, tüm sporcuları temsilen bir konuşma yapma hakkı verilmektedir. Bu sene spor yöneticisi hocalarımız, muhtemeldir ki ODTÜ'nün ilk spor festivali olan Gençlik Oyunları'na naçizane liderlik etmem dolayısı ile benim konuşma yapmamı uygun gördüler.

Rektörün de katıldığı törendeki konuşmanın en çarpıcı noktaları; takım ve topluluk malzemeleri alımlarında hiçbir yardım olmaması, spor tesisleri girişlerinin ücretlendirilmesi, Devrim'in tadilat zamanlamasının plansızlık içermesi, Devrim'de spordan çok piknik yapılması gibi konulara eleştirilerdi.

Konuşmanın içeriği değişiklik olmaksızın aşağıdadır:


Sayın misafirler ve hocalarım, değerli sporcu arkadaşlarım,

Geçtiğimiz yıl bu kürsüde, okulda yedinci yılını doldurmuş bir sporcu arkadaşımız konuşmuştu. Bugün yedinci yılını doldurmuş bir sporcu olarak aynı geleneği sürdürmenin gururunu yaşıyorum. ((:

Konuşma fırsatının bana, ODTÜ Atletizm Takımı’yla birlikte elde ettiğimiz başarılar ve ODTÜ Gençlik Oyunları vesilesiyle verildiğini varsayarak; bu süreçte edindiğim deneyimleri, hem bir sporcu hem de bir okul takımı sorumlusu olarak sizlerle paylaşmak istiyorum.

ODTÜ’nün spor takımları olarak; topluluklar gibi demokratik ve denetlenebilir şekilde sosyal faaliyetlerimizi sürdürmenin yanı sıra, düzenli antrenmanlar yapıyor ve müsabakalarda ODTÜ’yü temsil ederek ter döküyoruz.

Spor ile ilgisi olmayan ve topluluk odalarına sahip birçok topluluk, kuruluş amaçları dışında birçok faaliyet sürdürürken; biz spor takımları, üniversite prestijini artıracak birçok etkinliği planladığımız ve “ODTÜ bünyesinde başarılı sporcular nasıl yetiştiririz”i konuştuğumuz YK toplantılarımızı her hafta münferit kafelerde, kantinlerde ve başka yerlerde yapmaktayız.

Birçoğumuzun antrenörü dahi yokken, dünya standartlarına uygun antrenman programları hazırlıyoruz. Her sene bizlerden toplanan ve en son 7 Mart 2025’te istenen malzeme talep listelerinin bir yere varmayan akıbeti, bizleri takım malzemelerimizi kendi cebimizden almaya itiyor. Kimi zamanlar Federasyonlardan daha yüksek standartlarda müsabakalar tertip edebildiğimiz hâlde, bazı basit ayrıcalıklardan yararlanmak için bile mevzuatın etrafından dolaşmak ve alternatif yollar bulmak zorunda kalıyoruz.

Tüm bu yüklerin üstüne bir de Gençlik Oyunları gibi büyük bir organizasyon düzenlediğimizde, hem maddi hem idari olarak daha da büyük sorumluluklar üstleniyoruz. Etkinlik kapsamındaki harcamalarımız çok geniş bir yelpazeye yayılıyor. Spor takımları olarak doğrudan Spor Müdürlüğü’ne bağlı olmamız sebebiyle maddi ve bürokratik tüm problemlerimizi hiyerarşik zincir içerisinde kolayca iletişim kurabildiğimiz hocalarımızla çözmek istesek de, Spor Müdürlüğü’ne ayrılan bütçe, bunu imkansız kılıyor.

Maddi konularda çoğu zaman gerek okul içi gerek okul dışı başka şirketlere yönlendiriliyoruz. Dışarıdan destekçi bulduğumuzda birçok kesime sponsor beğendiremiyoruz. Bir kısım giderleri karşılamayı üstlenen ODTÜ ile ilişikli şirketler ise maddi olarak elimizi epey rahatlatsa da, verdikleri destek karşılığında ODTÜ’nün spor tesislerinde söz haklarına sahip oluyorlar. Son bir senede spor tesislerine yapılan artan yatırımlar memnuniyet yaratsa da, Bu yatırımlarla bağlantılı olarak spor tesislerinde değişen işleyişler sonucunda sporcu öğrenciler olarak ODTÜ’yü müsabakalarda layıkıyla temsil edebilmek ve sağlıklı yaşam hakkımızı sürdürebilmek adına ihtiyaç duyduğumuz spor tesislerine erişimimiz, giderek maddi şartlara bağlanmakta.

Kendi okulumuzda, vergilerimizle inşa edilen tesislere, girebilmek için bedel ödemek zorunda bırakılmaktayız.

Sorunlarımız yalnızca maddiyatla sınırlı değil. ODTÜ tarihinin en büyük spor etkinliğini 20’ye yakın takım olarak koordineli şekilde planlayabildik. Aynı özende koordinasyonu ODTÜ’nün ilgili birimlerinden de bekledik. Ancak stadyum çimlerinden sorumlu personele böyle büyük bir organizasyonun Devrim Stadyumu’nda yapılacağı önceden bildirilmemiş; etkinliğin 16 Mayıs’ta başlayacağını bu personelin sosyal medyadan öğrenmeleri, birimler arası koordinasyon eksikliğini açıkça ortaya koymuştur.

Gençlik Oyunları kapsamında çim alanı korumak üzere alınan idari karalara uyup, sahne kurulumu için koşu pistine dahi araç girmesine müsade etmesek de, ODTÜ’nün en değerli geleneklerinden olan Bahar Şenliği için benzer hassasiyetlerin gözetilmediğini üzülerek gözlemledik.

Çimlerin ve pistin üzerinde araçların dolaşması, etkinlik sonrası çim alanda yaşanan tahribat gibi durumlar, bizlerde “Gençlik Oyunları Frizbi maçlarını stadyumda yapmadığımıza değdi mi?” gibi soruları akıllara getirdi.

ODTÜ Devrim Stadyumu başta olmak üzere spor tesisleriyle ilgili yetkiler, üniversitemiz sporunun doğal söz sahibi olan Spor Müdürlüğü’nden başka birimlere devredilmiş veya devredilmektedir. Her yönü ile bir spor tesisi olarak korunması gereken stadyumda, atletizm başta olmak üzere stadyum sporlarının gelişmesi zorlaşmaktadır.

Kampüs içinde mesire alanı olarak kullanılabilecek, bisiklet sürülebilecek, piknik yapılabilecek birçok alternatif varken, birçok spor dalı için alternatifsiz olan stadyumun mesire alanı olarak kullanılması, spor tesislerine dair alınan idari kararların popülist kaygılarla şekillendiği izlenimini yaratmaktadır.

Bizler sporcular olarak:

  • Stadyumda spor yaparken sigara izmaritlerine ve içecek kapaklarına takılmak istemiyoruz,
  • Koşarken bebek arabalarına ve bisikletlere çarpmak istemiyoruz,
  • 100 metre koşabilmek için kulvar ortasında grup halinde yürüyenlerin çekilmesini beklemek istemiyoruz,
  • Quidditch, ragbi, frizbi gibi branşlar ya da cirit atma için güvenli alanlar kurarken, çimde piknik yapanlarla müzakere etmek zorunda kalmak istemiyoruz,
  • Koşarken evcil hayvanların bizi kovalamasını ya da antrenman sırasında sigara ve başka şeylerin dumanına maruz kalmayı istemiyoruz.

Bizler popülizmin dayattığını değil, rasyonalitenin önerdiğini istiyoruz:
Stadyumda rahatça spor yapabilmek istiyoruz.

Bir gün önce, takımımızda gerçekleştirilen ve aday olmadığım Genel Kurul oylamasıyla, sorumluluklarımı yeni arkadaşlarıma devrettim. ODTÜ Atletizm Takımı eski başkanı ve ODTÜ Gençlik Oyunları kurucusu olarak artık herhangi bir sorumluluğum ve çıkar beklentim olmaksızın, ODTÜ'deki yolculuğumun sonuna yaklaştığım bu zamanlarda, burada dile getirdiğim tüm sözler ve talepler; bir ruha hizmet etme amacı taşımaktadır.

Bu taleplerim; ODTÜ’de spor kültürünün kök salması, başlatmaya çalıştığımız geleneğin bizden sonraki kuşaklarla yaşatılması, sporun evrensel değerleri olan sevgi, dostluk, eşitlik ve barışın bu kampüste hep var olması, ve en önemlisi, büyük önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün çizdiği yolda, zeki, çevik ve ahlaklı sporcuların ODTÜ çatısı altında yetişmeye devam etmesi içindir.

Tüm sorunlara rağmen çok büyük bir umut besliyorum; çünkü ODTÜ’de sporun hak ettiği yere gelmesi için mücadele eden, aklını, emeğini ve yüreğini ortaya koyan çok değerli insanlar olduğuna ODTÜ’deki yolculuğumda tanık oldum.

Bu yolculukta birlikte çalıştığım herkese, bizlere her kararımızda güvenen ve özgür hareket alanı tanıyan Zeynep Hocama ve tüm Spor Müdürlüğü personeline, takımlar ve topluluklardan sporcu arkadaşlarıma, ve en önemlisi, tanıdığım en güzel insanlardan oluşan, ve liderlik etmekle en büyük onurlardan birine eriştiğim ODTÜ Atletizm Takımı’ma en içten teşekkürlerimi sunarım.

Murat Yaşar BASKIN

30/05/2025